tinder'dan bildiriyorum: ah bizim o tatlı ve miskin entelektüel sefaletimiz..


bir süredir tinder deneyimlerime ilişkin yazmak istiyorum ama olmuyor. tinder'dan hem kendime hem toplumsal dinamiklerimize dair çok şey öğrendim. öğrendiklerimi sıralayacağım.

1. koca bir ulus olarak kadın - erkek ayırt etmeksizin gerçekten öz farkındalığımız yerlerde sürünüyor.
2. toplumumuzun "modern" yüzünde sanki erkekler akıllıymış ama kızların kafası makyaj malzemelerinden başka bir şeye basmıyormuş gibi bir hava var. entelektüel dertleri olan ve okur-yazarlığı yüksek bir insan olarak üzülerek söylemeliyim ki erkek kadın ayırt etmeksizin yerlerde sürünen bir entelektüel seviyemiz var.
3. erkekler ciddi ölçüde kentlileşme ve modernleşme ızdırabı içinde. çünkü hem 500 bin nüfuslu kasabalarının onlara tanıdığı o iktidarı ve ayrıcalıklı olma halini terk etmek istemiyorlar hem de karşılarındaki kadından muazzam bir "açık fikirlilik" bekliyorlar. açık fikirlilik diyorum ama siz anladınız bence. p.s. genç, kentli ve evlilik hayalleri filan kuran kadın arkadaşlara naçizane tavsiyem bu profile karşı uyanık olmaları çünkü en sonunda çok yıpratırlar ve annelerinin bulduğu kızla evlenirler.
4. hobi, uğraş, gelişmiş ve inceltilmiş zevkleri olmayan bir toplumuz. sanırım bu kilo almaya eğilimli olma hali de bunun eseri. çünkü bu adamların şu hayatta futbol takip etmek ve yemek yemek dışında hiçbir eğlenceleri yok. maksimum halı sahaya maç yapmaya gidiyorlar ya da gym'e. onu da daha çok aynadan selfie çekmek için yaptıklarını düşünmeye başladım.

bunu obama'nın başkanlığı bırakmadan önce yaptığı bir konuşma vardı orada söylediği "artık normal bir hayat istiyorum, 8 yıl oldu çok yoruldum" cümlesini ve görevini devrettikten sonra tatilde kendini bir takım spor aktivitelerine vermesini hatırladığımda daha iyi anlıyorum. bir de yakın coğrafyadaki ölene kadar başkan olmak isteyenleri düşünün, neden kentli - köylü diye ayırdığımı daha iyi anlayacaksınız. bi aydınlanma geldi di mi yavaşça!

5. türk erkeklerini eğer bir türk kadınıyla birlikte olacaklarsa -gayet ortalama bir kadın olarak söylüyorum- güzellikten başka bir şey motive etmiyor. gayet bildiğimiz anlamıyla güzellik, klişelerle dolu, tv dayatması stereotipik bir güzellikten söz ediyorum ki sanırım yukarıda saydıklarımdan sonra bu, hiç sürpriz değil. erkekler kendileri bir kıvanç tatlıtuğ olmamakla birlikte baya model gibi kadınlarla birlikte olmak istiyorlar. ama o model gibi kadın beklentisi seni ecnebi sandıkları zaman değişiyor ve o zaman ortalama bir kadına razı oluyorlar. bunu da sekse kolay erişim hayaline bağlıyorum ama büyük yanılgı. ne kadar küçük beyinli olduğunuzun bir resmi adeta. ecnebi kadınlar hiç kolay değildir, sorun yaratmaz kafama göre takılırım, filan sanıyorsanız yanılıyorsunuz. ekstradan onları elde tutmak için sabah günaydın mesajı atmak da işe yaramaz ;) bi gün mazallah "bu kadına 100 metreden fazla yaklaşamazsın" diyen polis kararını burnunuzun ucuna dayayıverirler. (valla true story, yer cambridge)

çok sayıda ecnebi arkadaşım var ve çok büyük çoğunluğuyla da iyi bir ilişkim var. yani o arkadaşlık ilişkisinin devamlılığı için benden çok onlar çabalamıştır, bunu rahatlıkla söyleyebilirim.

ve gördüğüm kadarıyla ecnebilerle ilişkimiz de baya tuhaf! üstelik salak filan olduklarını sanıyorsanız yanılıyorsunuz. o insanlar baya birbirinden nefret eden insanlarla dolu, hastalıklı bir toplum olduğumuzun farkında ya da er geç fark ediyorlar. ya da gördükleri ilginin aslında gayet fake olduğunun da farkına varıyorlar çünkü siz kendinizi sevmiyorsunuz her şeyden önce. bir süre sonra kendilerine hayvanat bahçesindeki maymun muamelesi yapıldığını görüyor, yoruluyor ve memleketlerine dönmek istiyorlar. daha geçenlerde bir arkadaşım türkiye'de zorla tuttuğu kocasının ısrarına dayanamayıp taşındı ingiltere'ye. ya da bir başka örnek: iki ecnebi kız arkadaşım -aslında başka bir ecnebi arkadaşımın arkadaşları- buraya geldiklerinde tanıştıkları herkesin onları başka insanlara karşı dikkatli olmak konusunda uyardığından söz etmiş ve şöyle demişti "ne yani bir tek sen güvenilirsin ve diğer herkes sahtekar mı ve herkes sadece kendisinin güvenilir olduğunu söylüyor, çok garip." dinlerken içimden "aslında o kadar kötü çocuklar değiliz, niye yapıyorsunuz bunu oğlum" filan diye düşündüğümü itiraf etmeliyim.

şunu rahatlıkla söylüyorum ecnebileri yeterince tanımadığınız için onları bu kadar seviyorsunuz ve her konuda olduğu gibi bu konuda da rasyonel olmaktan çok uzak beklentileriniz var.

ek olarak birbirimizi sevmeme halinin altında yatan neden esasen bu: türk toplumunun kadın - erkek ayırmaksızın büyük çoğunluğunda aşağılık kompleksi var. kendini değersiz görme var ve bu ekstra bir saldırganlık ya da edilgenlik (pasif agresiflik) yaratıyor. dostum sen kendini sevmezsen seni kimse sevmeyecek bundan 100% emin olabilirsin.



Comments

Popular Posts