erkekler ve erkeklikleri I



yıldım. vallahi de billahi de yıldım.

yakın bir kadın arkadaşım daha birkaç hafta evvel evliliğin kıyısından döndü. aileler tanıştı, karşılıklı iade-i ziyaretler yapıldı, nişan tarihi belirlendi ve ilişkileri bitti.

aslında bitiren taraf -ki hiç sevmem böyle muhabbetleri tamamen iktidar odaklı, tamamen egosantrizm kokan hareketler- arkadaşım oldu ve çantasını topladığı gibi soluğu çanakkale'de aldı. erkek kısmı -tabii- onun müsaadesi olmadan asla şehir dışına çıkılmasını istemiyor, "gidersen biter" dedi sanki bu kız evvelce "bitti" dememiş gibi. bir hafta kafa dağıttı, gittiği yerde kömür sobasıyla ısınamadığı için böbreklerini üşütüp geldi bi güzel. şimdi ex sevgilisi barışmak için yalvarıyor, otogarda karşılıyor, kızımız böbrek ağrısından acillik oluyor, öğrenir öğrenmez şıp diye hastanede pijamalarını çıkarmamış üstelik. vs.

arada da beni arıyor, "biraz konuşalım derdimi anlatacak birine ihtiyacım var" diye. peki. ama ben arkadaşımdan dinlemesem ve ona inansam şöyle bir manzara çıkıyor ortaya: "aslında benim arkadaşım barışmak istiyor ama ex sevgilisi barışmak istemiyor."

ben bu kadar akıl mantıktan uzak, bu kadar duygusal ve bu kadar dengesiz bir şey olduğunu bilmiyordum "erkek" olmanın. üzgünüm ama artık bizden gizli regl olduğunuzu düşünmeye başladık.

sevgiler
jk



Comments

  1. ehehe eksik kalmış istersek hamile bile kalabiliyoruz.

    ReplyDelete

Post a Comment

Popular Posts